- Türkiye genelinde yalnızca bebeklere hizmet veren ambulanslar özel kuvöz, solunum cihazı gibi donanımlarıyla yoğun bakım ünitesini aratmıyor. Ambulanslarda bu konuda özel eğitim almış sağlık personeli görev yapıyor
- Erken doğmuş, solunum güçlüğü çeken, vücut ısılarını henüz koruyamayan bebekler, ambulanslar sayesinde tedavileri aksamadan hızla hastanelere yetiştiriliyor
- Yenidoğan ambulansında görevli doktor Nalan Bora:
- "Bebeklerimiz, anne-babaları için olduğu gibi bizim için de çok değerliler. Ailelerimiz müsterih olsun, asla akılları kalmasın. Onları çok büyük bir hassasiyetle hastanelere naklediyoruz"
Sağlık Bakanlığınca yaklaşık bir yıl önce Türkiye genelinde hizmete alınan "yenidoğan ambulansları" bugüne kadar 20 bin bebeğin hızla hastanelere yetiştirilerek yaşama tutunmasını sağladı.
Yenidoğan bebeklerin acil durumlarda yoğun bakım ünitesi bulunan hastanelere en kısa sürede nakledilmesi ve bu nakil esnasında tedavi süreçlerinin aksamaması hayati önem taşıyor.
Gerektiğinde hızla müdahalenin yapılmasına olanak sağlayan tam donanımlı yenidoğan ambulansları, hem Türkiye hem de dünya genelinde bebeklerin ölüm ve hastalık oranlarının azaltılmasında kilit rol oynuyor.
Sağlık Bakanlığınca bu amaçla bir yıl önce Türkiye genelinde yenidoğan ambulanslarını uygulamaya alındı. Sadece bebeklere hizmet veren ambulanslarda özel nakil kuvözü, solunum ve yenidoğanların nabzını ölçmeyi sağlayan cihazlar, defibrilatör, infüzyon ve perfüzyon pompaları gibi bir yoğun bakım ünitesini aratmayan tüm donanım yer alıyor.
- Özel eğitimli personel görev yapıyor
112 Acil Sağlık Hizmetleri bünyesinde bulunan ambulanslarda görev alacak personel, öncelikle yenidoğan transferi konusunda Bakanlık Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünce belirlenen özel eğitim programlarına tabi tutuluyor, ardından da üniversite veya eğitim araştırma hastanelerinin yenidoğan yoğun bakım üniteleri ve doğumhanelerinde staj yapıyor.
Bu süreçleri başarıyla tamamlayanlar söz konusu ambulanslarda göreve başlayabiliyor.
Yenidoğanlarla ilgili "112" üzerinden ulaşan acil durum çağrıları üzerine harekete geçen ekipler, bebeği ambulansın özel nakil kuvözüne alarak hızla yoğun bakım ünitesi bulunan hastanelere naklediyor. Bu süreçte yeni doğum yapmış anneler de gerektiğinde ayrı bir ambulansla hastaneye sevk ediliyor.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Ocak-Kasım 2021 tarihlerinde Türkiye genelinde hayati riski bulunan 20 bin bebek, yenidoğan ambulansları ile hastanelere nakledildi.
- Erken doğmuş, solunum güçlüğü çeken bebekler
Yenidoğan ambulansında görev yapan doktor Nalan Bora, yaptığı açıklamada, bu araçların yaşama tutunmaya çalışan bebekleri nakletmek için özel olarak tasarlandığını söyledi.
Bora, yenidoğan bebeklerin çok hassas sağlık durumlarının olabileceğine işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ambulanslar, bebeklerimizi yaşama tutunmaya çalıştıkları o zorlu süreçlerinde mümkün olduğunca konforlu bir şekilde, gerekli tıbbi desteği sağlayarak nakletmek için tasarlanmış. Sadece yenidoğan bebeklerimizi taşıyor. Bu bebekler erken doğmuş, çok küçük doğum ağırlıklarına sahip olabiliyor. Solunumlarını henüz kendi başına gerçekleştiremiyor, vücut ısılarını koruyamayabiliyorlar. Bu durumlardaki bebeklerimizi, yenidoğan ünitesinin odası gibi düzenlenmiş ambulansımızla, özel eğitimli personel aracılığıyla hastanelere naklediyoruz."
- "Büyük bir hassasiyetle naklediyoruz"
Hayati riski bulunan bebekleri hastanelere yetiştirirken duygusal anlar yaşadıklarını dile getiren Bora, şu an çok küçük ve yardıma ihtiyacı bulunan bebeklerin bu durumu atlattıktan sonra çok sağlıklı bireyler olarak büyüyeceğine inandığını vurguladı.
Nalan Bora, "Yenidoğan bebeklerimiz anne babalarının olduğu gibi bizim için de çok değerliler. Ailelerimiz müsterih olsun, asla akılları kalmasın. Onları çok büyük bir hassasiyetle hastanelere naklediyoruz." diye konuştu.
