Konya Meram Devlet Hastanesi Kovid-19 yoğun bakım servisinde hemşire olan oğlunun ısrarlarına rağmen aşı olmayan Emine Sertoğlu, hastalığa yakalandıktan sonra durumu ağırlaşınca hastaneye kaldırıldı. 9 gün yoğun bakımda tedavi gören Sertoğlu, tedavisi tamamlandıktan sonra servise alındı.
Sertoğlu, bir gece eklem ağrısı, ateş ve çok şiddetli üşüme geldiğini anlattı.
Ayağa dahi kalkamayacak hale geldiğini ifade eden Sertoğlu, "Ateşim hiç düşmedi. 'Grip oldum' diye düşündüm. Hiç aklıma gelmiyordu. En sonunda nefes alamamaya başladım. 2-3 gün çok ağır grip oluyorum zannettim. Test yaptırdım, pozitif çıktı." diye konuştu.
Tedavisiyle oğlunun da ilgilendiğini dile getiren Sertoğlu, yoğun bakımdaki tedavisi sırasında 2 gün kendine gelemediğini vurguladı. Sertoğlu, şunları kaydetti:
"Günden güne iyileşmeye başladım. En çok nefes darlığı çektim. Böyle olacağını hiç sanmıyordum. Kovid-19'a yakalananları duyardım da kendi başına gelince anladım. 'Aşı olan da hastalanıyor, olmayan da' derdim ama öyle değilmiş. Aşı olan kolay atlatıyormuş. Bugüne kadar hep 'Grip gibi atlatırım' diye düşündüm. 'Aşıyı belki ileride olurum' diyordum ama hastalandım. Aşımı hemen olacağım. Şimdi herkese 'aşı olun' diyorum. Çok zor. Erteledim ama artık zamanım gelince hemen aşı olacağım."
- Gençler 'bana bir şey olmaz' düşüncesiyle aşı yaptırmıyor.
Meram Devlet Hastanesi Kovid-19 Yoğun Bakım Ünitesi sorumlusu, uzman doktor Fatih Yücel de Konya'da Kovid-19 vakalarında yeni bir artış yaşandığını belirtti.
Orta yaş ve üzerindeki vatandaşların yüksek oranda aşı yaptırdığını aktaran Yücel, "Maalesef şu anda yoğun bakımda doluluk oranımız çok yüksek. Yaşlı hastalarda azalma olurken, genç hastalarda büyük bir artış görmekteyiz. Bunun nedenlerinin başında özellikle genç hastalarımızın 'bana bir şey olmaz' düşüncesi gelmekte. Bu sebeple aşı yaptırmıyorlar." dedi.
Yücel, aşı yaptıranların Kovid-19'a yakalanma oranının, yakalansalar bile hastaneye yatış ve yoğun bakım yatış oranlarının çok düşük olduğunu söyledi.
Konya'da hastaneye yatan Kovid-19 vakalarının yüzde 92'sinin aşısız ya da aşısı tamamlanmamış olduğuna dikkati çeken Yücel, "Toplum olarak aşılanmada belli bir oranı yakalamamız lazım ki bu pik dönemlerini azaltabilelim. Aşılamada yüzde 80-85 seviyelerine gelemiyoruz. Aşılanmada bu seviyeleri yakalayabilirsek toplum bağışıklığı sağlayabilecek ve bu pik dönemlerinden kaçınabileceğiz." dedi.
- "Delta varyantında büyük bir artış var"
Gençlerin, "Ben gencim, benim aşılanmama gerek yok. Hastalansam bile ben hafif atlatırım." diye düşündüğüne işaret eden Yücel, şöyle konuştu:
"45 yaş altındaki aşılanma oranı çok düşük. Hastalarla yaptığımız görüşmelerden edindiğimiz gözleme göre, aşı yaptırmama nedenlerinin başında, 'Gencim, hafif atlatırım, aşı hakkında negatif söylemler var, Türk aşısını bekliyorum' gibi düşünceler geliyor. Delta varyantında büyük bir artış var. Delta varyantının diğer varyantlara göre daha ölümcül olduğunu kişisel gözlemlerimle söyleyebilirim. Toplumsal bağışıklığı kazanma açısından ya da kişisel olarak hastalığı daha az ciddi geçirmek istiyorsak mutlaka aşılanmalı ve toplum bağışıklığını sağlamalıyız. Maalesef bu salgını engelleyemezsek bu virüs karşımıza her seferinde daha güçlü çıkıyor."
