Hikmet İlim ve Sanat Derneği'nden (HİSDER) yapılan yazılı açıklamaya göre, Prof. Dr. Arabacı, HİSDER'de düzenlenen etkinlikte, "Balkan Harbi ve Yansımaları" ile ilgili konuşma gerçekleştirdi.
Açıklamada, "Balkan Harbi, Kösedağ'dan daha zelil bir bozgundur. Evlad-ı Fatihan sahipsiz bırakılmış ve 15 gün içinde 150 bin kilometrekare Balkan toprağı kaybedilmiştir.” ifadelerini kullanan Arabacı, şunları kaydetti:
"Balkanlar'da Türk olmak İslam olmak demektir. Mesela Arnavutların ‘Sözünde durmazsam Türk olmaktan çıkayım' sözü, tamamıyla bu anlamda kullanılan bir sözdür. Osmanlı'nın Balkan Harbi'ne girmeden önce nüfusu 9 milyon civarındaydı. Bu nüfusun 3 milyon 200 bini Müslüman, yaklaşık 1,5 milyonun da etnik olarak Türk kökenliydi. Balkan Harbi'nden sonra bu İslam nüfusunun yarısı ilk yıllarda yok edilmiştir. Daha sonraki yıllarda da bunlardan önemli bir kısmı Türkiye'ye hicret etmiştir. Hicret yıllarında da korkunç kayıplar olmuştur. Balkanlar'da İslam nüfusu ve Müslüman varlığını yok etme konusunda Osmanlı'nın Balkan Harbi'ni kaybetmesi müthiş bir fırsat sunmuştur. Asker yok, devlet yok. Oradaki Müslümanlar Sırp'ın, Bulgar, Yunan ve Karadağ çetelerinin insafına terkedilmiş ve Evlad-ı Fatihan sahipsiz bırakılmıştır. 15 gün içinde 150 bin kilometrekare civarında Balkan toprağı kaybedilmiştir. Balkan Harbi, bizim tarihimizde bozgun halinde kendimizden küçük güçlere karşı zelil bir şekilde yenildiğimiz son harptir. Balkan Harbi, Kösedağ'dan daha zelil bir bozgundur.”
Arabacı, Türk tarihinde Balkan Bozgunu gibi bir başka örneği olmadığını ve Balkan Harbi'nin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
